Yeni Güvercinlerim

Kuluçkada yatan kuşların sağlıklı yavru çıkaramaması, çıkanların 1-3 hafta içinde ölmeleri, kümesteki dişi erkek dengesi v.b nedenlerle, yeni kuş almaya karar verdim. 15 Şubat 2014 Pazar günü Edirnekapı' daki pazara gittim. Amacım 5 adet dişi güvercin alıp dengeyi sağlanmak idi. Ancak, 8 adet adet güvercin ile pazardan döndüm.Yine, evdeki hesap çarşıya uymadı. 

SarıkafaPerçemliAçıkÇakmaklı&SilikSabuni&MaviBoyunSabuni

PerçemliMaviBoyunÇakmaklı&Şekeri

AzPerçemliMaviBoyunSabuni&BeyazÇakmaklı&SilikSabuni

Bu şekilde kümesteki kuş sayısı bir anda 15 den 23 e yükseldi. Boşta olan erkekler yeni dişilerin gelişi ile adeta eş kapma yarışına girdiler. Bir kaç saatlik sürede dört adet dişinin kümesteki erkeklerle anlaştığını gözledim. Bir hafta aradan sonra kümeste gördüğüm manzara gözlemimi doğruladı. MaviBoyunluSabuni , PerçemliMaviBoyunlu  ve AzPerçemliMaviBoyunlu dişiler kümesteki Sabuni, Silik Sabuni ve Şekeri Erkeklerle eşleşmiş idi. Beyaz Çakmaklı Dişiyi de gelir gelmez çiftleştiği erkek Açık Çakmaklı ile ayrı bir bölüme kapatmıştım. Hafta sonunda kapattığım yuvada bir  yumurta ve yerde kırık bir yumurta gördüm. Yuva hazırlığı yapılmamıştı. Tek yumurtaya yatan yoktu. Yumurtayı yuvadan aldım. Diğer dişiler, Silik Sabuniler, Şekeri ve SarıkafaPerçemliAçıkÇakmaklı, şimdilik boşta. Ancak, kısa sürede onların da eş almalarını bekliyorum.   

Kış Yavruları 3

Kümesteki yavru kızması çift Yağmur ve Rüzgar da kuluçka modasına uydu ve  baharı beklemeden yumurtladı.  Bugün (10 Şubat 2014)  birinci yumurta geldi, yarın da ikincisi gelir. Bir aksilik olmaz ise, Şubat sonunda veya Mart başında yavrular dünyaya merhaba diyecekler.

Yağmur

Rüzgar

  

Kış Yavruları 2

Şekeri Perçemli Erkek kümese geldiğinde yavru kızması idi,  diğer şekeri erkek çıkınca, kümesteki dişiler (çakmaklı, sabuni) arasında tercih yapıp, beyaz çakmaklı dişiyi kendisine eş seçti.  Kış koşullarında kuluçkaya yatmalarını hiç istemedim. Ancak, gönül ferman dinlemiyor. Hızla yuva kurup, Şubat ayının ilk haftasında kuluçkaya yatmaya başladılar. 
Bu kez, önceki yavrulardan edindiğim tecrübeye göre hareket etmeyi planlıyorum. Eğer yavrular sağlıklı olarak dünyaya gelir (21-23 Şubat 2014)  ve ilk haftayı atlatırlarsa, yavruları İstanbul'a getirip evde besleyeceğim.

Şekeri Perçemli Erkek & Beyaz Çakmaklı Dişi

Hafta sonu 22-23 Şubat 2014 tarihinde yavruların çıkması gerekiyordu. Bu gecikme iyiye işaret değildi. Ana beyaz çakmaklıyı keyifsiz gördüm. Bu gün 24 Şubat 2014,  yumurtadan kalktıklarını bu nedenle  yumurtaların soğuduğunu ve kırılıp bakıldığında yavruların öldüklerini öğrendim. Böylece, bir kuluçka daha hüsranla sona erdi.

Kış Yavruları 1

Ocak ayında gündüz sıcaklığının mevsim normalinin üzerinde seyretmesini fırsat olarak gören Çakmaklı Dişi&SilikSabuniErkek bir telaşla yuva kurma hazırlığına girişti. 

ÇakmaklıDişi&SilikSabuniErkek

Ocak ayının ilk haftasında sıra ile yumurtaya yatmaya başladılar. Belki doğru olan yumurtayı altlarından almak ama dokunmak istemedim.

Silik Sabuni Erkek

Kuluçka süresi sonunda iki sağlıklı yavru dünyaya geldi. Aslında bir önceki kış yavrularından edindiğim deneyim, hayata tutunmalarının zorluğu idi. Bu kez, gece soğuyan havaya karşı önlem olarak yuvanın önünü kısmen naylon ile kapladım. Yavruların ilk haftası sağlıklı geçti. Önlem işe yaramış görünüyordu.

26 Ocak 2014 Yavrular 1 Haftalık

Gündüzleri hava sıcaklığı iyi gidiyordu. Ebeveynleri yavruların üstünden kalktılar, sadece beslemek için sıra ile yuvaya gidip geliyorlar ve geceleri de yatmıyorlardı. Bu şeklide ikinci haftayı da geride bıraktık. Yavru tüylerinin yerini beyaz tüyler almaya başlamıştı. Bu gelecekleri için iyiye işaretti. Çünkü gece sıcaklığı -5/-6 derecelere düşmeye başlamıştı.  Hafta sonu dönerken aklım onlarda kaldı. İçimden bir ses bir kutuya koyup eve getir, şırınga ile bir iki hafta besle dedi, son anda vazgeçtim...  

1 Şubat 2014 Yavrular 2 Haftalık

Şubat ayının ilk haftasında gece sıcaklığı eksi derecelerde seyretti. Üçüncü haftaya giren yavrular  bu haftayı da çıkarırlarsa yaşama şansları yükselecekti. Ancak,  5 Şubat 2014 Çarşamba günü ikisinin de hayata veda ettiklerini öğrendim. 

Edindiğim tecrübe, kışın kuluçkaya engel olmak için, dişi ve erkek güvercinleri ayrı bölümlere almak. Buna imkan yoksa, yumurtayı alıp kuluçkaya yatmasına engel olmak. Bu dahi olmaz ise, yavrular çıktıktan sonraki hafta, yani ebeveynin yavru üzerinden kalktığı hafta yavruları alıp, sıcak bir ortamda besleyip gelişmesini sağlamak oldu.  

Güvercinlerim

Kümes imalatı tamamlanınca,  sıra geldi güvercinleri beslemeye ve ne yaptıklarını izlemeye... Yaz sonuna doğru tüy dökerek, zorlu kış koşullarına hazırlanan güvercinlerin normal üreme mevsimi Şubat ayında başlamasına karşın,  kimi şaşkınlar erken davranabiliyorlar... 

İşte, Güney ve Doğu çifti tam şaşkın olduklarından  kış ortasında kuluçkaya yatıp yavru çıkardılar. Ancak, yavrularını zorlu kış koşullarında bir hafta yaşata bildiler. Onları yavruda gören, çakmaklı dişi&silik sabuni erkek,  10 gündür kuluçkaya yatıyorlar. 19-20 Ocak 2014 de yavruları çıkacak. Bakalım büyüte bilecekler mi? 

Beyaz güvercinleri eşime almıştım. İsimlerini, Yağmur (dişi) ve Rüzgar (erkek) koyduk.  Yavru kızması idiler. Bu hafta baktım, onlar da yuva yapma hazırlığında. Bu gelişmeleri,  kışın yumuşak ve yağışsız geçmesini,  hayvanların üreme takvimini değiştirdiği şeklinde yorumluyorum. İkinci bir etken de kümesin yaşama ve üremeye elverişli koşulları olabilir mi? 

Yağmur (önde) ve Rüzgar

  

x

Güvercin Kümesi Yapımı -2-

Köyde güvercinlerin kolaylıkla alışabilecekleri yeri saptayıp, Ağustos 2013 de işe koyuldum. Fazla beton atmak istemedim. Doğal malzemeler kullanıp, sağlam bir yapı oluşturmaya çalıştım.

Güvercinler için yapılmış farklı türde kümesleri inceledim. Özellikle yurt dışında bu işe gönül verenlerin, posta güvercini tutkunlarının yaptıkları köşk benzeri kümesleri gördüm ki,  bu işin ucu bucağı yok... 

Güvercin kümeslerinin temel özellikleri; konumun güneş ışığından azami ölçüde yararlanacak şekilde olması, güney batı yönüne bakması, temizliğinin kolay yapılabilmesi, havadar olması ancak kuvvetli hava akımının olmaması, kuş başına 40 cm 2 lik alan bulunması, yuvaların yerden yüksekte olması, kapalı ve açık bölümlerinin bulunması, bekar kuşlar için yeterli sayıda tünek, çiftler için yavruluk  olması, gelincik, sansar, fare v.b. zararlılara karşı korunaklı olması sayılabilir.

Bu özellikleri barındıran bir kümes için, zemin tesviyesi ile işe koyuldum. Su terazisi yardımı ile temel alanını hazırladım. Ölçüleri, 250 cm X 300 cm. Temel ve kışlık bölüm için su oluğu amacıyla hazırlanmış beton taşları kullandım. Yaklaşık 30 cm lik bir temel yüksekliği elde ettim. Zemin eğimli olduğu için bir kısmı toprak seviyesinin altında kaldı.  Kışlık bölümün tabanına, oluk taşlarının eğimli kısımları alta gelecek şekilde döşedim ve düzgün bir zemin oluşturdum. Amacım, iç bölüme zeminden kemirgenlerin girişini engellemek idi. Temelin köşelerine, 10X10X30 cm ebatlı  emprenyeli ahşap takozları, çimentolu harç kullanarak sabitledim. Yazlık bölümün tabanını doğal toprak olarak bıraktım. Temel donatısı hazır olunca, 2x10X300 cm lik emprenyeli ahşapları uygun boya getirerek, çivi ve vida yardımı ile ahşap takozlar üzerine monte ettim. Şimdi kümesin diğer ahşap bölümlerinin imalatına başlayabilirdim. Tavan yüksekliğini 190 cm, çatı yüksekliğini 275 cm olarak belirleyip, imalata başladım. Önce duvarların çerçevelerini hazırladım. Sonra bu parçaları bir araya getirip birbirlerine monte ederek kümesin karkasını oluşturdum.   İki farklı eğimde çatı ile kışlık bölümde doğal tünekler, korunaklı yerler oluşturdum. Çoğunlukla çivi, gereken yerlerde vida kullandım. Kümesin yüklerini dikkate alarak, köşelerine ahşap takozları vida ile monte ettim. Böylelikle üzerine yük bindiğinde oynama, kayma riskini önledim. 

Karkas imalatı ve kısmi cephe kaplaması 

      

Çatı kaplanmaya hazır

Dış ve iç duvar kaplamalarını ahşap lambri kullanarak yaptım. Çatı kaplaması için lambri yerine daha sağlam olacağını düşündüğüm, 2X10X300 cm  ebatlarında kereste kullandım. Çatı yalıtımını membran ve üzerine shingle kaplayarak yaptım. 

Çatı kaplandı, kapısı takıldı

Sıradaki işler, sağlam ve küçük gözenekli kümes telini kaplamak ve içerideki donatıların imalatı idi. Kümes teli olarak,  kemirgenlere ve paslanmaya dayanıklı,  galvanizli sağlam bir malzeme kullandım. İç donatı olarak, girişteki sağ ve sol duvarlara, yerden 85 cm yukarıda olacak şekilde, üçlü raflar yaptım. Tabanı çıkarılıp temizlenmeye uygun, derinliği 40 cm, yüksekliği 35 cm ve genişliği 80 cm ölçülerinde. Bekar güvercinler için de hem içeriye hem dışarıya tünekler oluşturdum. 

Kümes teli takıldıktan sonra

 

Yuvalar

Bekar Tünekleri

Ve kış gelmeden güvercinleri getirip yeni yuvalarına yerleştirmek için her şey hazırdı. Önce, balkonda beslediğim Güney ile  Doğu ile Edirnekapı kuş pazarından  satın aldığım üç çift ve üç tek olmak üzere, dokuz adet  güvercini getirdim. Bu kuşlardan iki adedi  iyi bakılmadığından fiziksel olarak zayıf görünüyorlardı. Onları besleyip yeniden kazanmayı hedeflemiştim. Ancak, ilk hafta içinde ikisi de hayata tutunamadı ve öldü. Bu arada,Güney ve Doğu yeni yuvalarını benimseyip, eş oldular. Ertesi hafta, Edirnekapı kuş pazarından dört çift daha güvercin satın alarak toplam sayıyı 16'ya çıkardım. 

Zorlu kış koşullarına ve zararlılara karşı koruma olması için içeriye ikinci bir kapı çerçevesi yaptım. Dışını kümes teli ile kaplayacağım. Yazın çıkarmak üzere, iç kapı içine uygun bir çerçeve yaparak  naylon  ile kapladım. Kapının üzerini açık bıraktım. Bu açıklıktan içeri girip çıkmaya başladılar. Yani, güneş doğduğunda yazlık bahçeye çıkıp, geceleri yuvalarına dönüyorlar. Ve kümes içinde rahatlıkla kanat açıp uçabiliyorlar. Rahat ve ferah bir kümes oldu...

  

  

Güvercin Kümesi Yapımı 1

Kuşlara oldum olası ilgi duyarım. Onların dünyası bana ilginç gelir. Çocukluğumda  başlayan bu tutkum, bir yandan kafeste kuş besleyerek (kanarya, muhabbet, sultan papağanı) devam ederken, diğer yanda bahçede  kümes yaparak, güvercin beslemeye kadar uzandı. Üniversite eğitimi ve sonrasında iş yaşamı nedeniyle bu hobime ara vermek zorunda kalmıştım. 

Aradan yıllar geçti, ve nihayet   2013 yılı Nisan ayı başlarında, balkonda küçük bir kümes yaparak bir çift güvercin beslemeye başladım. Lodos (erkek) ve Poyraz (dişi) isimlerini verdim.

Poyraz

Alışmaları biraz zor olsa da kısa sürede yuvalarını benimsediler. Uçup geri gelmeye başladılar. 

Lodos (solda) ve Poyraz

Derken bir akşam üstü ikisi birden yuvalarını terk ettiler. Ertesi  sabah Lodos ortalıkta görünmüyor, Poyraz  evin etrafında onu arıyordu. Takip eden beş gün boyunca, Poyraz aç susuz Lodosu bekledi sonra o da gözden kayboldu. 

Gittiklerinde fark ettim ki, güvercin tutkum yeniden canlanıyor.  Bir kaç hafta sonra, iki çift daha güvercin alarak yine aynı kümeste beslemeye başladım. İsimlerini, Doğu (erkek), Batı (dişi), Kuzey (erkek) ve Güney (dişi) koydum. Kuzey ve Güney çifti yumurtladı. Bir adet yavrularını büyüttüler. 

Batı(ön solda), Güney(ön sağda), Doğu(arka solda), Kuzey (arka sağda) ve Yavru (en arkada)

Yuvalarına alıştılar. Keyif içinde uçup geri gelmelerini, yuva kurmalarını, yavru beslemelerini izledik. Derken, Kuzey&Güney çifti ikinci kez yumurtladı. Bir hafta yumurtada yatmışlardı ki, kurban bayramının birinci günü, önce yavru kayboldu, arkasından Batı ve son olarak Kuzey kayboldular. 

Gözlemlerine göre, bu kaybolmaların nedeni, çevremizde çok sayıda olan Martılar ve Kargalar. Güvercinleri kapmış olabilirler. Çünkü, yuvasında yumurtada yatan eşi olan alışkın bir erkeğin yuvasını terk etmesi olası değil. Keza, Batı da yumurtlamak üzere idi... Önce çelimsiz görünen yavruyu, sonra da diğerlerini aldılar diye düşünüyorum.  

Güney, iki gün daha yumurtaya yatmaya devam etti. Doğu bir geceyi dışarıda eşini bekleyerek geçirdi. Sonunda, gelen giden yok. Güney (dişi) yumurtadan kalktı, Doğu (erkek) yuvasına geri döndü. Elimde eş olmayan bir erkek, bir dişi ve iki yumurta kaldı.  Artık bir karar vermek gerekiyordu. Bu iş balkonda, kargalar, martılar arasında olmuyordu. Ya tamam veya başka bir yerde devam demek gerekiyordu. Köydeki evin bahçesinde güzel bir kümes yaparak devam etmeye karar verdim.